Âmâk-ı Hayal / Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi "Tuhaf! Varla yok hiç bir olur mu? Örneğin ben şimdi varım, yarın yok olacağım. Bu ikisi arasında fark yok mu?" dedim. Deli, başını çevirdi. Kahkahayı bastı: "Vay! Sen varsın ha?! Acaba var mısın?" Ruh ve madde âlemi arasında varlığın hakiki manasını arayan Raci`nin yolu nihayet bir gün, mezarlıktaki küçük kulübesinde yaşamını sürdüren Aynalı Baba ile kesişir. Benliğini şüphe ejderhasına teslim etmek üzere olan Raci`nin kafasındaki sis perdesi, bundan sonra yavaş yavaş dağılır ve bizleri tadına doyamayacağımız heyecanlı bir yolculuğa çıkarır. Raci`nin, hayalin derinliklerinde hiçlik zirvesinden Zerdüşt`ün diyarına, Kaf ve Anka`ya, oradan da ilahi aşkın nuruna doğru yaptığı bu manevi yolculukta tasavvuf deryasının sırlarına doğru kanat çırpacaksınız.